KONUŞURKEN HEPİMİZ BİRER ÖMER GİBİYİZ! « Siirt'te Net

SON DAKİKA

KONUŞURKEN HEPİMİZ BİRER ÖMER GİBİYİZ!

Bu biyografi 08 Temmuz 2020 - 13:56 'de eklendi ve kez görüntülendi.

Öyle bir zamanda diliminde yaşamaktayız ki.. Ne Ömer’in adaleti , Ne Yakub’un Sabrı , ne de Yusuf’un güzelliğinin izleri var hayatımızda..

İçimiz kararmış, kalbimiz kurumuş, gecelerimizden yıldızlar alınmış, gözlerimizdeki yaşlarımız bitmiş, derin ve hüzünlü bir hayatın içerisinde ömür tüketir olmuşuz.

Bizi böylesine değiştiren zaman mı? yoksa bizler mi? kalplerimize kilit vurduk kestiremiyorum açıkçası..

Ama bütün bu hengamenin içinde hiç birimizin düşünemeyeceği bir gerçek var ki!

İçimizde büyük bir vicdansızlığın, bencilliğin en uç noktasına gelmiş, merhamet duygumuzu, iyilik yapmayı, adaletli davranmayı, hak hukuk bilmeyi unutup hepsini dünya malına kurban etmişiz.

Lakin konuşurken hepimiz birer Ömer gibiyiz , günahsız ve adaletli..

Halbuki bir günümüzün dahi geçmişine baksak, muhekemesini yapsak ne yaptık sorusunu sorsak, ama bunu sorarken de gerçekten vicdani olarak hareket etsek.. İnanın yanlışımızın farkına varacağız.. Kırdığımız kalpler, yaptığımız dedikodular, çekemediğimiz iftara attığımız insanlar…

Ne yaparsak yapalım neresinden tutarsak tutalım..

Reklamdan  öteye geçmeyen, bir mümin algısı geliştirmişiz ve bir türlü bu kibrimizi aşamıyoruz  ne yazık ki?

Ve hala ne hikmetse Allah’ın emrettikleriyle değil, işimize geldiği gibi davranıyoruz.

Sabrın kalmadığı, hoşgörünün bittiği, affetmenin kaybolduğu ve her şeyden önemlisi merhametimizi kaybetmişiz…

Hayatımızı sadece o gün üzerine kurup, bencilce, menfaatvari, kibirli bir şekilde sadece dünya malına odaklanmışız..

Oysa insanlara merhamet etmek ne güzel şeydir bir bilsek, kalbimizin derinliklerine nakşedip bu duyguyla hareket etsek, dünya malının da sadece ve sadece Allah’ın emrettiği kadarı olduğu bilincine varırsak inanın ki her şeyi bırakarak bütün kalbimizle Allah’ın emrettiklerinin dışına çıkmazdık.

Siz yerdekilere merhamet edin ki, göktekiler de size merhamet etsin hadisi şerifi  buna en büyük kanıttır aslında…

Yaradan  Yüce  kitabımız Kur’an’da   gözümüze sokarcasına defaatle kullarına karşı ne kadar merhametli ve şefkatli olduğunu  dile getirip altını çizmişken;  Ademoğlunun   kendi ırkına,  hatta tüm yaratılmışlara karşı sergilediği  barbarlıklar gerçekten son derece hazin bir durumdur..

Sözde öylesi bir modern hayat yaşıyoruz ama diğer taraftan herkes birbirini ezmekten yana, yani kimse ezilenden yana değil, hatta umursamıyor bile zengin yoksulu, güçlü zayıfı imkânları ölçüsünde  ezmekte”!.. Bin bir sıkıntıya düşürmekte, halinden anlamamakta veya gücünden ve kuvvetinden dolayı çevresine zulmetmekte…

İslam´ın birlik-beraberlik, zayıfı ve güçsüzü koruyup kollayan birleştirici ve merhameti teşvik edici ruhu, böyle düşünüp uygulayan hoyrat ellerin himayesinde özünden uzaklaşıp Ademoğlunun amaçlarına hizmet eder olmakta?

Dostlarım, gelin hep birlikte bir nefis muhasebesi yapalım ve bakalım kaç kişinin kalbini kırdık, kaç  kişiyi yaraladık, kaç kişiye eziyet ettik.. Lütfen bir hesaplayın bakalım..

Üç günlük dünya deriz sıkça, kullanırız da yine de üç günlük dünya için yapmadığımız fırıldaklık, etmediğimiz yalan, çevirmediğimiz dolap kalmaz.. Üstüne üstlük bir de etrafa kalkıp nizam ve intizam vermeye kalkarız.

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT

Yorum Yok

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

21 YILLIK BİR MÜCADELE VE BİR ZAFER

Siirt 21 yüklük bir mücadeleyi kazandı ve yeşil altın olarakta tanımlanan fıstığını tescil hakkını kazandı. Artık, ekonomimizde önemli bir yer tutan fıstığımızı; Siirt fıstığı olarak tescil etme hakkına sahip olduk. Bu mücadele 2003 yılında dönemin unutulmaması mümkün olmayan ismi sayın Nuri Okutanın girişimi ile başladı. O yıllarda henüz genel sekreterlik haline dönüştürülmemiş olan İl Özel İdaresi tarafından perde pilav, Pervari balı, büryan ve fıstık için başvuru yapılmıştı. Pervari balı ve perde pilavın coğrafi menşe tescili rahatlıkla gerçekleşirken ,büryan Bitlisin, fıstıkta Gaziantep ‘in itirazı ile karşılaştı. Bu itirazlara karşı savunma yapmamız gerekiyordu. Sayın Okutan basın danışmanı olarak bu görevi …

TARIMDA İKİNCİ ALTIN DÖNEM

Genellikle bir işte ya da bir kurumun işleyişinde duraklama döneminden  sonra çökme dönemi başlar  ve o iş ya da kurum oldukça zor  ve zaman alıcı bir şekilde toparlanır. Ancak, istisna kabilinden de olsa bunun tersi durumlarda gerçekleşmiyor değil. Siirt Tarım ve Orman İl Müdürlüğünün  çalışmaları buna çok güzel bir örnek oluşturuyor. Bir önceki müdür İzzet Murat yönetiminde geçen ve en  iyimser deyimle duraklama ya da kayıp dönem olarak geçen beş koca yılın ardından göreve başlayan Ergün Demirhan bunun tam tersi bir manzarayı ortaya çıkarttı. Adeta uyuyan bir devi uyandırdı. Hemen hemen her gün bu kurumun yeni bir çalışması ile ilgili bilgiler alıyoruz. Kimi gün sulak alanlara. milyonlarca yavru balık bırakıldığına tanık olu…

TESCİL GÜZELDE BİRDE AMASI VAR

2003 yılında coğrafi menşei tescili yapılan büryan ve perde pilavın ardından son yıllarda kıtel, keek ekmeği ve gebole tatlısının tescili gerçekleştirildi. Bunları yenileri takip edecek. Ancak işin birde aması var. Tescilini yaptığımız bu yemeklerin bazılarını neredeyse tatmak mümkün değil. Özellikle il dışından gelenlerle, yöresel yemekleri yapmayı bilmeyenler için. İl dışından gelen birisi bu yemeklerden, büryan ve şansı yaver gider denk gelirse bazı lokantaların yaptığı perde pilavı tadabilirler. Tescili yapılması düşünülen diğer yemekleri çarşı da pazarda bulmakta mümkün değildir. O halde buna bir çözüm bulmak ve il dışından gelenlerin bir şekilde bu yemekleri tatmalarını sağlamak gerekiyor. Bu konuda iki alternatif düşün…

Siirtlilerin Aydınlığa Hasret Bitmedi!

En ücra köylerinde bile faaliyet gösteren dünün medreseleri, günümüzünde üniversitelerinde yetişen cenaheyn yani hem pozitif ve manevi bilim dallarında uzman kişiler, Mısırdan İstanbul’a kadar çok geniş bir coğrafyada insanları aydınlatmaya çalıştılar. Geçtiğimiz yüzyılda her şey bir anda değişti. Medreseler kapandı. Yerlerine yeteri kadar yeni okullar kurulamadı. Yeni harfleri öğrenecek ortam ve öğretmen bulamayan halk eğitimden ve okumadan zorunlu olarak soğudu. Ancak her şey aslına rücu eder sözü çoğu zaman gerçekleşir. İşte son yıllarda Siirt’te bunun canlı örneğini düzenlenen kitap fuarlarında görüyoruz. Siirt gibi küçük ve coğrafi olarak sapa bir ildeki kitap fuarını, sosyal medyanın yıkıcı tahribatına rağmen 200 bini aşk…

SİDAR GENÇLERİMİZLE GÖNÜL BAĞIMIZI KOPARMIYORUZ

Yıllarca devletin şefkatli kolları altında yetiştikten sonra yaştan dolayı yasal olarak kesilen gençleri yalnız bırakmadıklarını ifade eden Sidar “  Kurum olarak çocuklarımızın örf adetlerine ve milli değerlerine bağlı devletini ve milletini seven bireyler olarak yetişmesini sağlamak için gayret ediyoruz. Bu gençlerimiz yıllarca devletin koruması altında kalarak, şefkatli kolları altında büyümüşler. Bu gençlerle yıllar içerisinde aramızda güçlü gönül bağı kuruluyor. Gençlerimizin belirli bir yaşa ulaşması veya başka nedenlerle koruma altından çıktıklarında bile onları yalnız bırakmamaya çalışıyoruz. Onları ev veya iş yerlerinde ziyaret ederek, varsa ihtiyaç duydukları desteği vermeye çalışıyoruz.  Onları yaşamın her alanında destekleme…

SİİRTİN FOTOĞRAFÇISI KUZU

Destekten vazgeçtik, bari moral verelim, teşekkür edelim deseniz o da yok. Hatta tam tersi  bir küçümseyici, alaylı bakış ve hatta  köstekleme var. Bu kısa tespitten sonra konumuza gelecek olursak yüreği Siirt için çarpan, çok az sayıdaki hemşerilerimizden bir tanesini hepiniz tanıdığınız için tanıtmak değil de hatırlatmak istiyorum. Faik Kuzu ağabeyimi çoğunuz tanıyorsunuz. Kendisi emekli bir memur.Son on yıldan beri kendisini Siirt fotoğraflarını araştırmaya ve derlemeye adamış. İğneyle kuyu kazar gibi,  büyük bir emek, o kıt emekli maaşından kısarak satın aldığı binlerce fotoğraftan oluşan dev bir arşivi oluşturdu. Bu arşivde 1900 lü yılların başından günümüze dek Siirtin değişim ve gelişimini gösteren çok değerli fotoğraflar�…

GÜNLÜK HABER AKIŞI

SON DAKİKA HABERLERİ