AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Siirt Milletvekili adayı Yasin Aktay, Kamu Personeli Seçme Sınavı’nda (KPSS) usulsüzlük soruşturmasına ilişkin, ” Türkiye ‘de yolsuzluk var’ diye ortalığı velveleye veren birtakım insanlar, aslında yolsuzluğun en büyüğünü yaparak, binlerce insanı hakkı olmadığı halde kopya çekerek, soruları çalarak, haksız şekilde yerleştirdi” dedi.  Aktay, yaptığı açıklamada, KPSS’de yaşananların 5 yıl önce ortaya çıktığını söyledi. Usulsüzlüğün arkasında kim varsa bulunması ve cezasını çekmesi gerektiğini vurgulayan Aktay, şöyle konuştu: “Yargı, bu işi ortaya çıkaracak’ diye hiçbir endişe taşımadık ancak zamanla hiçbir şey açığa çıkmadı. Yargı, ne yazık ki görevini yapmıyordu. Bu olayı yapanlarla yargı iş birliği içindeydi. Yargı ,paralel yapının suçunun üzerine gitmesi gerekirken, aksine suçu örtbas ederek, suçlularla iş birliği yaparak suçluyu göz ardı etti. Bu durum yeni savcının hazırlamış olduğu iddianameyle biraz daha net anlaşılıyor.”
Aktay, usulsüzlüğün çok büyük emek harcayan birçok insanın işsiz kalmasına sebebiyet verdiğini vurguladı. – ” Bugün davayı bağımsız yargıçlar yürütüyor” Araştırmanın daha objektif ve bağımsız yargıçlar eliyle ilerlediğini anlatan Aktay, delillerin karartıldığının ortaya çıktığını hatırlattı.
Aktay, şöyle devam etti: “Bugün çayhanelerde oturan, KPSS’de istediğini sadece 1-2 puanla kaçırmış olan nice insanlar var. Onların günahına girilmiş, o çocukların umutlarının nasıl körelmiş olduğunu hep beraber gördük.
‘Türkiye’de yolsuzluk var’ diye ortalığı velveleye veren birtakım insanlar, aslında yolsuzluğun en büyüğünü yaparak, binlerce insanı hakkı olmadığı halde kopya çekerek, soruları çalarak, haksız şekilde yerleştirdi. İnsanlarda yolsuzluk ve adalet duygusunun körelmiş olması, bu millete yapılabilecek en büyük kötülüktür.
Davayla ilgili bazı deliler daha başlangıçtan itibaren bizzat savcılar eliyle yok edilmiş veya silinmişti. Neticede suçlulara ulaşmanın önü bir miktar kesilmiş ama illaki bir iz bırakmışlar. Artık yargının biraz daha bağımsız davranıyor olduğunu hep birlikte göreceğiz.”