Farklı Sivil Toplum Kuruluşlarının (STK) bir araya gelmesiyle oluşan Barış İnisiyatifi Platform içerisinde oluşan bir komisyon heyeti Siirt’te gerçekleştirilen terör operasyonunda çatışmaların yaşandığı mahallerde incelemelerde, bulunarak vatandaşlarla görüş alış verişinde bulundu.
Konuyla ilgili İnsan Hakları Derneğinde düzenlenen basın toplantısında heyet adına konuşan Eski Baro Başkanı Avukat Ali Özer, Barış İnisiyatifi platformu olarak kentte çatışmanın yaşandığı mahalleye gidip gözlemlerde bulunduklarını belirterek bu gözlemlerini daha sonra rapor olarak kamuoyuyla paylaşacaklarını söyledi.
Siyasetin uzlaşma, çözüm, diyalog, ortak akılda daha iyi bir yaşam üretmesi gerektiğini dile getiren Özer, “Ülkemizde siyasetin baş aktörlerinin uygulamaları bu tanıma uymamaktadır. Siyaset yapıp belirleyici pozisyonda olanlar ayrıştırıcı, ötekileştirici, tahammülsüz karşılıklı şiddet içeren bir profil ortaya koymaktadır. Siyasetin belirleyicileri bize daha iyi bir yaşam vadetmiyor “dedi.
Bu süreçte haktan ve insandan ayana olanların seslerini dana gür çıkarmaya başladığını bununda barışın sağlanmasında önemli rol oynayacağına inandıklarını ifade eden Özer, şunları kaydetti:
“Barış, özgürlük ve demokrasi kavramlarının yaşamda yerini bulduğu, hukukun üstün adaletin kaim olduğu bir ülkede yaşama isteğine karşılık bir siyasi pratiği göremiyoruz. Bizler adına siyaset yapanların söylemlerindeki öfke, uygulamalarındaki şiddet bizleri mutsuz etmektedir. Hiçbir şey yaşam hakkından daha önemli olamaz. Siyasal taleplerin demokratik kültür içerisinde ifade edilmesi ve karşılanması esas olmalıdır. Ölmek, öldürmek, yakmak, yasaklamak, hapis etmek, tehdit etmek, kin ve nefret etmek korkutmak demokratik, çağdaş siyasetin yöntemi olamaz. Böyle bir siyasal anlayışı kabul etmiyoruz. Bizim adımıza siyaset yapanların eserleri ortada. Topluma kan, göz yaşı, şiddet, göç, ölüm ve hapis dışında ne verdiniz. Kürt, Türk, Arap, Laz, sunni, alevi bütün annelerin ‘çocuklarımız niye ölüyor’ sorusuna kabul edilebilir bir yanıtınız var mıdır. Siyasetiniz nedeniyle kaygılı olsakta umudumuzu yitirmedik. Haktan ve insandan yana olanların sesini daha gür çıkaramaya başladı. Bu çığlıklar size İsrafil’in suru olacaktır.”
Heyette bulunan ve gözlemlerin anlatan Siirt Tabipler Odası Başkanı Ekrem Bilek de, gittikleri yerde ciddi çatışma izlerine rastladıklarını söyledi.
Çatışmanın yaşandığı üç evde terör örgütü mensuplarına ait yaşamsal kalıntılar bulduklarını belirten Bilek, “O evlerde sivil yaşamın olmadığını gözlemledik. Sadece eylemde hayatının kaybedenlerin orada olduğuna yönelik bir izlenim bizde oluştu. Yataklarından tutun yiyeceklerine kadar, tıbbi malzemelerine kadar rastladık” diye konuştu.
Bu mahalleye gitmelerinin en önemli amaçlarının orada yaşayan vatandaşlara moral vermek olduğunu kaydeden Bilek, şöyle devam etti:
“Hakikaten bu ortamda bizim ciddi bir morale ihtiyacımız vardır. Siirt’te, Cizre, Silopi, Silvan’daki olayların yaşanmaması adına STK’lar olarak bu çalışmalarımıza devam edeceğiz. Tabi ki bu olayın olmasını istemezdik. Hepimizin görevi bu olayların önüne geçebilme iradesini gösterebilmektir. Bundan sonra da bir barış görüşmeleri, müzakere yapılacaksa geçmişte yapılan hatalardan ders alınması gerekiyor. Geleceğimizin ve barışın inşasında geçmişteki hatalara düşmeme adına herkes üzerine düşeni yapmalıdır. Biz hala barış ümidimiz kaybetmiş değiliz.”