Siirt’ten İHH’nın “Kürt Meselesi ve Çözüm Süreci” Toplantısına Destek « Siirt'te Net

SON DAKİKA

escort bayan

Motosiklet Sürücülerine Eğitim

Emniyet Müdürlüğü, Siirt Valiliği

Siirt’ten İHH’nın “Kürt Meselesi ve Çözüm Süreci” Toplantısına Destek

Bu haber 15 Ocak 2015 - 8:48 'de eklendi ve kez görüntülendi.

İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsanı Yardım Vakfı, Diyarbakır’da bölgedeki kanaat önderi, alim ve 724 sivil toplum kuruluşu temsilcisinin katıldığı “Kürt Meselesi ve Çözüm Süreci” toplantısı Siirt’teki İslami STK’lar açısından umut ışığı oldu.

Diyarbakır’da yapılan toplantıda çıkan ve kabul edilen ortak bildirgeye Siirt’te bulunan İslami Sivil Toplum Örgütleri de destek verdi.

Diyarbakır’da düzenlen toplantıya katılımcı olarak katılan Mustazaflar Cemiyeti Siirt Şube Başkan Yardımcısı Zülfikar Fırat, toplantının yitirilen umutlara yeni bir ışık olduğunu olduğunu söyledi.

– “Diyarbakır’daki özlenen bir tabloydu”

Diyarbakır’da yapılan toplantıda görünen tablo özlemle beklenen bir tablo olduğunu ifade eden Fırat, özelikle 6-7 ekim olaylardan sonra herkes çok iyi anladı ki, Kürt meselesi ve Çözüm süreci sadece birkaç söz ile belirtilik geçilecek bir sorun veya mesele olmadığının anlaşıldığını belirtti.

Fırat, “Daha ciddi çalışmaların olması gerekiyor bu noktada, İHH’nın öncülüğünde Diyarbakır’da yapılan ve 700 üzerinde sivil toplum kuruluşu ve sendikanın katıldığı çalıştayı önemsiyoruz. Özelikle Medrese alimlerinden, üniversite aydınlarına, akademisyenlere kadar perspektifin geniş olması, toplumun bir çok katmanında kişilerin orda bulunuyor olması, Diyarbakır’daki özlenen bir tabloydu.” dedi.

Sonuç olarak belirtilen bildirgede, dile getirilen hakikatler söylenmesi gereken ve bu noktada sorunun daha iyi anlaşılması açısından dile getirilmesi gerekenlerin kaleme alınmış hali olduğuna işaret eden Fırat, şöyle konuştu:

“Hepimiz biliyoruz ki bu süreç çözüm süreci ve diyalog süreci içerisinde devam etmesi gerekiyor, kanın daha fazla akmaması için, adaletin gerçekleşebilmesi ve barışın daha yüksek bir ses ile dile getirilmesi açısından önemlidir. Reformların yapılması sadece kültürel hakların verilmesi, eşit yurttaşlık maddeleri gibi sınırlandırmalar bu noktada yeterli değil. Özelikle bu sorun adalet merkezli olarak ele alınmalıdır. Birey olmanın verdiği haklar ve özgürlükler çerçevesinde ele alınması gerekiyor. Bunların dile getirilmiş olması, bizi sevindiriyor.”

– “Kürtler adaleti ve bununla beraber kardeşliği istiyor”

“Özelikle 6-7 ekim olaylarında gördüğümüz PKK’nin kendi dışındaki yapıları görmezden gelmesi, mütedeyyinleri veyahutta toplumun içerisindeki örgütlü yapıları sindirmeye çalışmış olması, bu noktada aslında artık sol zihniyetin dışında PKK’nın dışındaki kişilerinde Kürt meselesini Kürtleri daha fazla düşünmeleri gerektiğini açık bir şekilde gösteriyor” diyen Fırat, 700’ün üzerinde STK’nın yan yana gelmesi çoğunun gerçekten çözüm için kanın durması için gönlünün olması, iştiyatla sevinçle bu toplantının yapılması kendilerini umutlandırdığını ifade etti.

“Çünkü orada görülen sahne şunu açık bir şekilde haykırıyordu ki doğu toplumu Kürtler barışı istiyor.” diyen Fırat, şunları kaydetti:

“Kürtler adaleti ve bununla beraber kardeşliği istiyor. O farklı kimlikteki insanların ve bu toplum içerisinde her biri bir parçayı temsil eden o grupların yan yana gelmesi ve aynı sözü söylemesi barış adına sevindirici bir durumdur. Daha güzel günlerin geleceği noktasında insana umut veriyor. Yaşana bu sürecin tıkanıkların ve sıkıntıların aşılacağı noktasında insana umut veriyor. Kişinin yarına daha fazla umutla bakmasına barışla geleceği günlerin yaklaşmasına vesile oluyor.”

– “Bu süreci artık takip edecek olan halktır”

Cihannüma Derneği Siirt Temsilcisi Fatih Sevgili de Diyarbakır toplantısı bölgede yılardır yaşanan İslami hassasiyete sahip STK’ların bu kadar yoğun katılımıyla bir araya gelmesi bir milat olduğunu ileri sürdü.

Sevgili, İslami kanadın en çok eleştiri aldığı konulardan bir tanesi, yaşananlara yönelik söz söylememe taraf olmama veya bu sefer İslami camianın çözüm süreci konusunda sadece PKK’nın muhatap alınıyor olmasına dair hükümete yapılan eleştirilerin tümüne cevap olacak tarihi bir gün olduğunu savundu.

” Kürdistan coğrafyasının kadim medreselerin müderrisleri ve kanaat önderleri bir araya gelmesi ve muhteşem bir atmosferde bu sorunun adı net olarak ortaya konuldu ve çözümün adı net olarak ortaya konuldu” ifadelerini kullanan Sevgili, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hepimiz şunu çok iyi biliyoruz, sorunun ana kaynağının başında Cumhuriyettin kuruluşundan sonra devlettin başlattığı asimilasyon, ulusçuluk, tek tipçilik politikaları ve buna tepki olarak ortaya çıkan ve sonradan da silahlı bir teröre dönüşen olayların geldiği bu noktadan sonra çözümün yine en başa dönme yani tek millet olma milleti İbrahim olma yeniden bir olma yolunda iyi bir adımdır. Bu toplantıdan sonra çözüm süreci hükümeti de PKK’yi de aşan bir duruma geldi halk top yekun olarak bu sürece sahip çıktı. Bu sürecin nihaiyi hedefi olan bu coğrafyada kanın durması kardeşliğin yeniden tesis edilmesi noktasına gitmek için daha ümit var olduk. Bu süreci artık takip edecek olan halktır. Bundan geri dönüş kalmamıştır.”

Toplantıda o iradeyi ortaya koyanları bundan sonra yapacağı faaliyetlerle, bir daha kimse 6-7 ekim olayları gibi bir olay çıkarmaya tevessül edecekler cesareti de bulamayacaklarını ifade eden Sevgili şöyle devam etti:

“Bu toplantıdan sonra bu işi sabote etmeye kalkan 6-7 ekim olayları gibi çözüm sürecini sabote etmeye yönelik bir girişim, masadan kalkma teşebbüsü veya da masadan kalkma şeklinde bir tehditle şantajla bu yola tevessül edeceklere halk nezdinde de siyaset arenasında da mahşeri vicdanda da Allah katında da kaybedecekler. Bunun dönüşü kalmamıştır bu saatten sonra bu coğrafyada akan her damla kanın sorumluluğu o gün Diyarbakır’da bir araya gelen herkesin omzunda bir yüktür. Bunun takibi oradakilerin omzunda bir yüktür. Bu konuda hükümette de, devlette de ve buradaki yapılara da gerekli baskı yapılacaktır.”

Çözüm süreci nihayi hedefine ulaşacağını ve barışın mutlaka sağlanacağına dair umutların arttığını belirten Sevgili,  6-7 ekim olaylarına karşı düştükleri ümitsizliği şöyle ifade etti:

“Bugüne kadar 6-7 ekim olaylarında bir ümitsizliğe düştük, 3 günde hiç görmediğimiz Vandalizm mi hiç görmediğimiz terörü bir anda çözüm sürecine ve geleceğe dair bütün ümitlerimizi karartma noktasına gelmişti. Ama gördüğümüz şu oldu ki biz o tramvayı çabuk atlattık. En azından bu mahallenin insanları olarak çözüme gerçekten inanan ve çözümü tek millet olma ve kardeşlikte gören bu camia o tramvayı atlattı ve bu çözüm sürecine bir daha sahip çıktı” diye konuştu.

– Tülbentlerin yere bırakma zamanı gelmiştir

Medeniyet Gençliği Siirt İl Koordinatörü ve Siirt Eğitim Birsen il Baskan vekili Zekeriya Batur ise Diyarbakır’daki toplantıya katıldıklarını ve barış sürecinde ümitli olduklarını ama var olan ümitleri toplantının ardından bir kat daha artığını belirtti.

Toplantıda bağlı bulundukları STK’ların ve bölgeye ait görüşleri dile getirdiklerini anlatan Batur, bu sürecin güzel sonuçlanacağını, vatanın, millettin hayrına, bölge halkının hayrına refahına karşı sonuçlanacağına emin olduklarını söyledi.

“Bölge halkımızda bayan barışta aktif rol oynarlar. Bayanlarımızın, tülbentlerini yere bırakması demek, barış istiyoruz demektir. Tülbentlerin yere bırakma zamanı gelmiştir. Daha fazla kan akmasını istemiyoruz” diyen Batur, STK’ları, devlet büyüklerini, ulamaları ve kanaat önderlerini daha hassas ve çok daha dikkatli davranmaya davet ettiklerini aktardı.

Sürecin gelinen noktadan bu dakikadan sonra dönülmesi çok iyi olmayacağına ve dönen mutlak ve mutlak kaybedeceğine vurgu yapan Batur, şunları kaydetti:

“İnşallah dönüş olmadan halkımıza, barışı, kardeşliği sağlayacağız. Refahı yükselteceğiz ve bu bölgenin kalkınması içinde bu dakikadan sonra elimizden ne geliyorsa biz STK’lar olarak gerçekleştireceğiz. Biz elimizi taşın altına koyduk, koymaya devam edeceğiz. Orda, bu ilin de sloganı olarak 3 dillin sloganlarıyla karşılaştık, çok sevindik, platformun açılışında Türkçe, Kürtçe ve Arapça ‘Barış en hayırlı olanıdır’, ‘en hayır olan barıştır’, ifadeleri vardı. Bu bizi fazlasıyla sevindirdi, demek ki oradaki halkların bütünlüğü var, halkların bütünlüğü göz ardı edilmiyor ve artık 3 dilli de olsa insanımıza bir mesajlar veriliyor. Katılım kitlesi fazlaydı. Dolayısıyla bizi çok umutlandırdı. Daha önce kanaat önderlerin sürece dönük ciddi açıklamaları görülmüyordu. Ama orda biz baya gördük, kanaat önderlerimiz bunu daha çok istiyorlar ve daha çok sık istiyorlar. Bu bölge halkının, sürece katılımı artıkça, barışın daha çabuk ve daha kolay geleceğini inanıyoruz.”

Zekeriya Batur (3)-vert

 

 

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT

Yorum Yok

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.