Siirt Valiliği tarafından ilki 2013 yılında başlanan ve 2014 yılında yapılması planlanan ikinci fuar terör olayları nedeniyle bir yıl iptal edilip ikincisi 2015 yılında yapılmıştı. 2016 yılından üçüncüsü düzenlenen kitap fuarına bölgeden her gün binlerce vatandaş tarafından ziyaret ediliyor.
50 yayın evin katıldığı ve 30 yazarın söyleyişi ile kitap imzalama etkinliği düzenlediği fuara katılan vatandaşlar bölgede yaşan terör olayların kültürel değerlere ve kültürel etkinliklere verdiği zarardan dolayı tepki gösterdiler.
Fuara katılan vatandaşlardan Emrah Oktav yaptığı açıklamada, Siirt’in geçmişten günümüze medreselerle anılan bir kent olduğunu ama günümüzde yaşanan terör olayları yüzünden hep terörle anılır hale geldiğini söyledi.
Fuarların birer bilgi hazine olduğunu ve Siirt’te yakılan kütüphanenin ardından daha fazla önem kazandığını anlatan Oktav şöyle konuştu:
“Bölgemiz alim ulemaların bölgesidir. Peygamberler şehri Şanlıurfa, Peygamberler diyarı Diyarbakır, Evliyalar diyarı Siirt, Nuh’un kenti Şırnak ve medeniyet kenti Mardin maalesef bugün bu özelikleriyle değil daha çok terörle anılıyorlar. Oysa sadece bu kentlerdeki alimlerin ve ulemaların kitapları eserleri sergilense birer fuar alanı yetmez. Biz Siirt’in diğer kentlere de örnek olmasını istiyoruz ve fuarlarda da kendi değerlerimizin de ön plana çıktığı organizasyonlar istiyoruz. Örneğin Ahmedê Xani, Feqiye Teyran ve İsmail Fakirullah gibi nice değerlerimizin eserlerinin de fuarlarda yer almasını istiyoruz.”
Siirt Valiliği’nin Siirt’te kazandırdığı ve gelenekelsel hale gelen kitap fuarından dolayı teşekkür etiklerini belirten Oktav, artık bölgenin terörle değil kitapla anılması gerektiğini ifade etti.
Vatandaşlardan Murat Özekinci ise düzenlene organizasyonla açılıştan buyana binlerce vatandaşın akın ettiğini söyledi.
“Bugün bölgemizde yaşanan bunca sorun sıkıntıya rağmen, hendekler arasında yanan kitaplar, kütüphaneler, evlere rağmen, iki yıl önce Siirt’te kaybettiğimiz tarihi kütüphanemize rağmen Siirt’te çıkmış Kitap Fuarı düzenliyorsak bu Türkiye Cumhuriyet Devletinin büyüklüğünü gösteriyor” diyen Özekinci, kültür ve medeniyet şehirlerin kökü medeniyetin kitaba, ilme, irfana, okumaya, okutmaya, öğrenmeye ve öğretmeye dayandığını anlattı.
Siirt halkı okur-yazar bir halk olduğunu anlatan Özekinci şöyle konuştu:
“Geçmişte de okuyup-yazıyordu, öğreniyordu ve öğretiyordu. Elhamdülillah bugün stantlar baktığımız zaman gençlerin ve Siirt halkının katılımı gayet iyi çok iyi bir durumda bizleri sevindiren bu durum Siirt halkının bölgede bunca sorun sıkıntı yaşanmasına rağmen kitaba yönelmiş olması, okuyor olması bu bizi gayet sevindiren bir durum. İnşallah bundan sonra önümüzdeki yıllarda da büyük organizasyonlara imza atılacaktır. Temennimiz o ki bölgede yanan kütüphaneler değil, inşa edilen ve imar edilen bir gençlik için kitap okunmasını temenni ediyoruz ve onu öğütlüyoruz. Elhamdülillah Siirt’te bu konuda öncü geçmişte de öncülüğü yaptı medreseden gelen bir gelenek okuyan ve okutan bir geleneğimiz var. Bugünde stantlarımız onu gösteriyor inşallah daha güzel organizasyonlarda tekrar yer almak dileği ile diyorum.”
– “Siirt okuyan bir şehir, Siirt uyanık bir şehir”
Üniversite öğrencisi Bilal Eres de, terör ve kitap birbirinden zıt iadeler olduğunu ama bugün bölgede sıksık kullanıldığını söyledi.
“Okuyan insan uyanık insandır” ifadesini kullanan Eres şöyle konuştu:
“Siirt’te üçüncü kezdir bunu şahit oluyorum çok şükür okuyan yani uyanan bir milletiz. Bu bölgenin ve ilimizin terörle değil de okuyan bir nesil, millet ve bir gençlik olarak anılması bizim için çok gurur verici bir şey. Elhamdulillah, Suriye gibi olmayacağız, okuyacağız, her türlü şekilde ve en iyi şekilde inşallah en iyi yerlere geleceğiz. Siirt okuyan bir şehir, Siirt uyanık bir şehir.”
– “Teröre hiçbir şekilde izin vermeyeceğiz”
Siirt’in terörle değil kitapla anılmasının en güzel örneğin düzenlenen kitap fuarları olduğunu ifade ede eden Eres şöyle devam etti:
“Şırnaklı kardeşlerimize biz kucak açtık, tıpkı Suriye’deki kardeşlerimize açtığımız gibi. Biz okuduk, teröre fırsat vermeyeceğiz, verdirtmeyeceğiz. Çünkü bunu derken, en küçük nesilden en büyük nesile kadar okutturacağız ve Allah’ın izniyle en iyi şekilde teröre hiçbir şekilde izin vermeyeceğiz, dimdik duracağız karşısında.”